25 Mayıs 2011 Çarşamba

...

Aslında yazılacak çok bir şey yok. Hayat monoton, yalnızsan bir o kdr da sıkıcı...
Her gün farklı sabahlara uyanıyoruz fakat yaptıklarımız hep aynı. Uyandigimiz saat, yaptigimiz kahvaltı, taktigimiz küpe, bindigimiz otobüs... hep, her şey aynı...
Yanında biri varsa bir şeyler daha kolay degisebilir ama yalnızsan çok zor, yalnızsan çok yıpratıcı. Başkalarına bakıp iç çekmek, herkes çift olmuşken neden kendinin hep tek oldugunun sorusunu sormak ve her defasinda hiç yanıt alamamak...
Hayatımı degiştirmek istiyorum, bir o kdr da korkuyorum. Degisikligin getirecegi düzene uyum saglayamamaktan korkuyorum, daha snr pişman olmaktan ve birilerini veya bir şeyleri kaybetmekten...

Degisim isteyen fakat buna cesaret edemeyen bir insanım. Aslında istedigim tam olarak da degisim dgl, istedigin yalnızca ve yalnızca bu yalnızlıktan kurtulmak. Hayallerle yaşamak artk yeterli gelmiyor, umut her defasında bir şeyler ters gidince daha da dibe batiriyor.

Hayatımın tek aşkını kaybettim ya da o beni kaybetti, ne fark eder, olmadı gitti işte, bitmeye mahkum olan her aşk gb...
Ama onun için aglarken sürünürken daha iyiydi, böyle boşlukta olmak çok boktan bi durum. İnsan ne yapacagaini bilemiyor, ne düşünecegini de...
Bir anda boşlugun tam ortasında buluyorsun kendini ve hiç haketmeyen biri için aglayip sızladıgın günleri bile özler oluyorsun, o kdr çaresiz oluyorsun ki geri dönmek istiyorsun o günlere...
En azından o zmnlarda hayatımda bi anlam vardı be diyorum, şmd ise koca bir boşluktan, bilinmezlikten ibaret. Ne yöne gidecegim, ne yapacagim hep soru işareti hep!
Hele aşksız hayat çok boktan! İyi kötü bir aşk yaşamalisin bu hayatta; ayrilsan da, üzülsen de, evlenip mutlu veya mutsuz olsan da aşk gerekli! Aşk enerji demek, aşk hayat demek, aşk inanç demek!
Aşk acısı çekmiş olanlar bilir; o acı hiç geçmeyecek sanırsın ama yıllar snr böyle patdadanak geçtiginde, o duyguları yitirdiginde böyle ortada kaliyorsun işte!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder